Menu

Arama Yapın

MARKA VE PATENT VEKİLLİĞİ SINAVINA HAZIRLIK EĞİTİMLERİNİ İNCELE!

Menu

Bu kitap, e-kitap formatında olduğu için 0,14 ağaç kesilmekten kurtarılmıştır.

E-Kitaplar

Seçimlik Mal Rejimi Olarak Mal Ayrılığı Rejiminin Belirlenmesi Halinde Katkı Payı Alacağı

  • Yayınevi: Aristo Yayınevi
  • Yazar: Av. Ayça ÖZDOGAN
  • Sayfa Sayısı: 20
  • Yayın Tarihi: 15.03.2022
  • Baskı: 1
  • Tür: E-kitap
  • Basılı Olsaydı Fiyatı: 20,00
20,00 TL
8,00 TL

Bu kitap 1877 kez incelendi; 66 adet satıldı.

Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Kongreler / Sempozyumlar, Medeni Hukuk

743 sayılı Medeni Kanun döneminde (EMK), eşler arasındaki yasal mal rejimi mal ayrılığı rejimidir ve mal ayrılığı rejiminin sona ermesi ile birlikte, bir eşin diğer eşin edindiği malvarlığı üzerinde, kanundan doğan şahsi ya da ayni bir alacak hakkı bulunmamaktadır. Bu düzenleme karşısında, malvarlıklarının ağırlıklı olarak erkekler adına kaydedildiği de göz önünde tutulduğunda, evliliğin sona ermesi halinde özellikle kadınlar mağdur olmaktaydı.[1] Söz konusu mağduriyeti gidermek adına, isabetli olarak Yargıtay kararları ile “katkı payı alacağı” adı altında bir alacak şekillenmiştir. Böylece evliliğin sona ermesinden sonra bu malvarlığından yararlanma imkânı ortadan kalkan malik olmayan eşe, alacak hakkı verilmiştir. Yani kanunda bu konuda düzenleme olmaması nedeni ile oluşan adaletsizlik, yargı kararları ile giderilmeye çalışılmıştır.

“Katkı payı alacağı” kavramı, kanunlarımızda yer almamakla birlikte 01.01.2002 tarihinden önce mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde, Yargıtay kararları ile şekillenmiş bir alacaktır. Katkı payı alacağı, mal ayrılığı rejiminde, eşlerden biri adına kayıtlı olan bir mala diğer eşin katkıda bulunması ve evlilik sona erdikten sonra bu maldan faydalanma olanağı ortadan kalkması nedeni ile katkıda bulunan eşe, katkısının karşılığını talep edilebilme imkânı veren alacağı ifade eder.[2]

 

[1]     Zafer Zeytin, Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Tasfiyesi, 5. Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2021, s.231

[2]     Şükran Şıpka/Ayça Özdoğan, Eşler Arasındaki Malvarlığı Davaları, 2. Bası, On İki Levha Yayıncılık, İstanbul 2017, s. 526

Avukat

Av. Ayça ÖZDOGAN

  • Eğitim Sayısı 31
  • E-Kitap Sayısı 10
  • Eğitim Alan Kişi Sayısı 7776
  • E-Kitap Alan Kişi Sayısı 2152

Eğitmen Hakkında

Av. Ayça Özdoğan
1977 yılında İstanbul'da doğan Ayça Özdoğan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1999 yılında mezun olmuştur. Avukatlık stajını İstanbul Barosu bünyesinde tamamlamış ve 2000 yılından beri serbest avukatlık yapmaktadır. 2010 yılından itibaren Türkiye Barolar Birliği Eğitim Merkezi’nde, 2011 yılından itibaren İstanbul Barosu Staj Eğitim Merkezi’nde ve yine 2010 yılından itibaren çeşitli özel üniversitelerin sürekli eğitim merkezlerinde ve yine davet edildiği barolarda stajyer avukatlar ve avukatlara “Aile Hukuku”, özellikle de “Yasal Mal Rejiminin Tasfiyesi” konularında teori ve pratiğe dayalı eğitimler vermektedir. 2008 yılından itibaren Aile Mahkemelerinde yasal mal rejiminin tasfiyesi konusunda hesap bilirkişisi olarak görev alan Ayça Özdoğan, Prof. Şükran Şıpka ile birlikte hazırladıkları “Eşler Arasındaki Malvarlığı Davaları” adında bir kitabı ve çeşitli dergilerde ve yayınlarda makaleleri yayınlanmıştır. Özellikle Aile Hukuku ile Miras Hukuku ile ilgilenmekte olup çalışmalarına bu alanlarda devam etmektedir. Hukuki çalışmalarının yanı sıra; aile, kadın ve çocuklarla ilgili çeşitli derneklerde faaliyetlerini sürdürmektedir.

Sosyal Medya


Av. Ayça Özdoğan
1977 yılında İstanbul'da doğan Ayça Özdoğan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1999 yılında mezun olmuştur. Avukatlık stajını İstanbul Barosu bünyesinde tamamlamış ve 2000 yılından beri serbest avukatlık yapmaktadır. 2010 yılından itibaren Türkiye Barolar Birliği Eğitim Merkezi’nde, 2011 yılından itibaren İstanbul Barosu Staj Eğitim Merkezi’nde ve yine 2010 yılından itibaren çeşitli özel üniversitelerin sürekli eğitim merkezlerinde ve yine davet edildiği barolarda stajyer avukatlar ve avukatlara “Aile Hukuku”, özellikle de “Yasal Mal Rejiminin Tasfiyesi” konularında teori ve pratiğe dayalı eğitimler vermektedir. 2008 yılından itibaren Aile Mahkemelerinde yasal mal rejiminin tasfiyesi konusunda hesap bilirkişisi olarak görev alan Ayça Özdoğan, Prof. Şükran Şıpka ile birlikte hazırladıkları “Eşler Arasındaki Malvarlığı Davaları” adında bir kitabı ve çeşitli dergilerde ve yayınlarda makaleleri yayınlanmıştır. Özellikle Aile Hukuku ile Miras Hukuku ile ilgilenmekte olup çalışmalarına bu alanlarda devam etmektedir. Hukuki çalışmalarının yanı sıra; aile, kadın ve çocuklarla ilgili çeşitli derneklerde faaliyetlerini sürdürmektedir.


FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

 

Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.

 

Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.

 

Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.

 

Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.

 

O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.

 

Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.

 

Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.

 

Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:

 

Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.

 

Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)

 

FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.

 

Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.

 

Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.

 

Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.

 

Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…