Anonim şirketin sona ermesi ve tasfiyesi 6102 sayılı Ticaret Kanunu’nun m. 529-548 arasında düzenlenmiştir. Tasfiyeye ilişkin hükümler incelendiğinde, kanun koyucunun şirketin sona ermesinden sonra tasfiyeyi zorunlu tuttuğu görülmektedir (TTK m. 533/1).

Ancak, anonim şirketlerin tasfiyesine uygulanan hükümler sadece Ticaret Kanunu ile sınırlı değildir. Özel düzenlemelere bağlı bazı anonim şirketler, tabi oldukları kanun gereğince, Ticaret Kanunu’nun tasfiyeye ilişkin hükümleri uygulanmaksızın tasfiye edilmektedir. Örneğin bankaların tasfiyesi ile ilgili olarak 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nda, sermaye piyasası kurumlarının tedrici tasfiyesi ile ilgili 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nda tasfiyeye ilişkin hükümler bulunmaktadır. Bunlardan birisi de Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kontrolündeki Şirketlerin Tasfiyesine ilişkin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 134. maddesinin 9. fıkrası ile 02.09.2006 tarih ve 26277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Kontrolündeki Şirketlerin Tasfiyesine Dair Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde yapılan tasfiye işlemleridir.

Anılan hükümlere göre, TMSF kontrolüne giren bir şirketin tasfiye edilip edilmeyeceğine karar verilebilmesi için öncelikle şirket yönetimlerince tasfiye hazırlık işlemlerinin yapılması gerekmektedir. Bu doğrultuda ilk önce Fon Kurulu’nun takdirine sunulmak üzere şirketin varlıklarının değerinin ve şirket varlıklarının borç ve yükümlülüklerini karşılamak için yeterli olup olmadığının tespitinin yer aldığı Bağımsız Denetim Raporu düzenlenerek, hazırlanan önerge ekinde Kurul’un takdirine sunulmaktadır.

Kurul tarafından şirket veya iştirakin tüzel kişiliğinin devam etmesinin Fon alacaklısının tahsili açısından yarar sağlamayacağı, şirket veya iştirakin borca batık olduğu veya amacını gerçekleştirme imkânının ortadan kalktığı hallerinden birinin tespiti durumunda, ilan ve bilançonun hazırlanması işlemlerinin başlatılmasına karar verilmektedir. Kurul kararına istinaden şirket veya iştirakin yönetim kurulu tarafından sözü edilen Yönetmelik’te yer alan esaslara göre ilan yapılmakta ve bu ilanı müteakiben bilanço hazırlanmaktadır.

Fon Kurulu kararı ile anılan Yönetmeliğin 6. ve 7. maddeleri kapsamında şirket tüzel kişiliğinin devam etmesinin Fon alacaklılarının tahsili açısından yarar sağlamayacağı ve borca batık olduğunun tespit edilmesi halinde, tasfiyesine ve sicilden terkin olunmasına karar verilerek, sicilden terkin ile tasfiyeye ilişkin diğer işlemleri yerine getirmek üzere Tasfiye Komisyonu görevlendirilmektedir.

Diğer taraftan, TMSF 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden sonra OHAL sürecinde çıkarılan 6758 sayılı Kanun kapsamında, terör örgütlerine aidiyeti, iltisakı veya irtibatı bulunan şirketlerin yönetim ve tasfiyesi ile de görevlendirilmiş, anılan Kanun’un 20. maddesinin 1. fıkrasında TMSF’nin kayyım olarak atandığı bu şirketlerin tasfiyesinde, TMSF’ ye Bankacılık Kanunu’nun 134. maddesinde tanınan yetkilerin kıyasen uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.