
E-Kitaplar
Tmk M. 185/3 Kapsamında Boşanma Davası Süresi̇nce Eşleri̇n Sadakat Yükümlülüğünün Devamına İli̇şki̇n Değerlendi̇rme
- Yayınevi: Aristo Yayınevi
- Yazar: Av. Saadet KARTI
- Sayfa Sayısı: 23
- Yayın Tarihi: 27.05.2025
- Baskı: 1
- Tür: E-kitap
- Basılı Olsaydı Fiyatı: 75,00
Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Kongreler / Sempozyumlar, Medeni Hukuk
I. SADAKAT KAVRAMI
Sadakat, Arapça sdk kökünden gelen bir kelime olup Türkçe sözlüklerde “içten bağlılık; bağlılık; sağlam, güçlü dostluk” anlamlarına gelmektedir. Bağlılık kelimesi ise “birbirine karşı saygı ve sevgi yüzünden yakınlık duymak; sadakat” anlamlarına gelir. TMK m. 185/3’te sadakat “Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.” biçiminde, emredici hüküm olarak yer almıştır. Madde metninde, eşlerin birbirlerine sadık kalma yükümlülüğünden bahsedilmiş ancak bu kavrama ilişkin herhangi bir tanım yapılmamıştır. Ayrıca, metnin gerekçesinde de eşlerin sadakat yükümlülüğüne değinilmiş ancak bir tanımlama yapılmamıştır. Doktrinde sadakat yükümlülüğünün tek bir tanımı olmamakla birlikte, Dural/Öğüz/Gümüş’e göre sadakat yükümlülüğü “eşlerin birbirlerine yönelik tam ve sınırsız bağlılığı”dır. Öyle ki, doktrinde yazarlardan bir kısmı sadakat yükümlülüğünde öncelikli olanın eşlerin birbirlerine karşı olan cinsel sadakatini ifade ettiğini belirtmiştir. Bu görüşe katılmamakla birlikte, bu görüşten hareketle açıkça görüleceği üzere sadakat yükümlülüğü yalnız cinsel sadakat olarak değerlendirilmemektedir. Eşlerin birbirlerine sadık olma yükümlülüğünün kapsamı Dural/Öğüz/Gümüş’ün de belirttiği üzere eşlerin birbirlerine yönelik tam ve sınırsız bağlılığıdır. Bu kapsamda sadakat yükümlülüğü içerisinde yer alan cinsel, duygusal, fiziksel, ekonomik vb. sadakat yükümlülüklerinin evlilik birliği içerisinde öncelendirilmesinin veyahut birbirlerine ast-üst ilişkisi kurulmasının, kanaatimizce, olanağı bulunmamaktadır

Av. Saadet KARTI
- Eğitim Sayısı 1
- E-Kitap Sayısı 1
- Eğitim Alan Kişi Sayısı 1571
- E-Kitap Alan Kişi Sayısı 3
- Makale Sayısı 0
Eğitmen Hakkında
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.
Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.
Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.
Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.
O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.
Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.
Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.
Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:
Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.
Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.
Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.
Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.
Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.
Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…