BUGÜN SAAT 17'DE | Aktüerya (Bedensel Zarar) Nitelikli Hesaplama Eğitimi | 16-17-18-19 Aralık 2025

Bu kitap, e-kitap formatında olduğu için 0,22 ağaç kesilmekten kurtarılmıştır.

E-Kitaplar

Türkiye ve Kazakistan’da Vatandaşlık Hukukunun Farklı ve Ortak Noktaları

  • Yayınevi: Aristo Yayınevi
  • Yazar: Dr. İndira AZRETBERGENOVA
  • Sayfa Sayısı: 31
  • Yayın Tarihi: 07.12.2025
  • Baskı: 1
  • Tür: E-kitap
  • Basılı Olsaydı Fiyatı: 75,00
75,00 TL
45,00 TL

Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Kongreler / Sempozyumlar

Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti’nin vatandaşlık hukukları, temel ilkeler bakımından önemli benzerlikler taşımaktadır. Her iki ülkede de soy bağına dayalı vatandaşlık anlayışı (ius sanguinis) belirleyici niteliktedir. Bununla birlikte, sonradan kazanılan vatandaşlık, çifte vatandaşlık ile vatandaşlıktan çıkma veya çıkarılma gibi konularda hukuki düzenlemeler ve uygulama esasları yönünden bazı yapısal farklılıklar bulunmaktadır.

Her iki ülkede de doğumla vatandaşlık kazanımı bakımından ebeveynlerden birinin ilgili devletin vatandaşı olması yeterli sayılmaktadır. Bunun yanında yer esasına dayalı vatandaşlık kazanımı (ius soli) sınırlı ve istisnai durumlarla uygulanmaktadır. Sonradan kazanılan vatandaşlık bakımından Türkiye’de 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu, Kazakistan’da ise “Kazakistan Cumhuriyeti Vatandaşlığı Hakkında Kanun” temel mevzuatı oluşturmaktadır. Her iki devlet de başvuru yoluyla vatandaşlık kazanımında belirli sürelerle yasal ikamet, kamu düzenine aykırı bir hâlin bulunmaması ve topluma entegrasyon gibi ölçütleri dikkate almaktadır.

Bununla birlikte Kazakistan, vatandaşlığa kabul sürecinde Kazak dilinin bilinmesini açık ve zorunlu bir koşul olarak öne çıkarırken; Türkiye bu konuda daha esnek bir uygulama benimsemektedir.

Dr. İndira AZRETBERGENOVA

  • Eğitim Sayısı 0
  • E-Kitap Sayısı 1
  • Eğitim Alan Kişi Sayısı 0
  • E-Kitap Alan Kişi Sayısı 0
  • Makale Sayısı 0

Eğitmen Hakkında

Sosyal Medya


FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

 

Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.

 

Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.

 

Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.

 

Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.

 

O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.

 

Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.

 

Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.

 

Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:

 

Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.

 

Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)

 

FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.

 

Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.

 

Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.

 

Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.

 

Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…